11 Ocak 2015 Pazar

Sabun

Merhaba,
Sabunun köpürmesi hepimize çok basit bir olaymış gibi gelir. Esasında tüm bu olanların arkasında çok derin bir felsefe yatar. Bunu anlamak için önce sabunu anlamak gerekir. Sabunun varoluş amacı kiri yok etmektir.(Eğer kir olmasaydı sabun da olmazdı. Aslında sabunun yaptığı şey varoluş amacını yok etmektir. Bu açıdan bakınca oldukça nankör gözüküyor. Sabunlar nankör değildir ama bunu açıklamak baya uzun sürer o yüzden başka bir yazıda açıklarım.) Mesela bir bez kullanıldıkça kirlenir ve bir süre sonra kirletmeye başlar. Temizlik aracından mikrop yuvasına doğru dramatik bir dönüş yapar. Sabun ise kullanıldıkça azalır. Diğerleri yok olmaktansa kirlenmeyi yeğlerken sabun asil ve temiz bir yaşamı seçer. Ne kadar kullanılırsa kullanılsın hep temiz kalır. Tabii ki hep temiz kalmanın bedelini tükenerek öder. Burada kendimize şu soruyu sormamız gerekir; sabun gibi temiz kalıp tükenecek miyiz yoksa bez gibi tükenmektense kirlenmeyi mi seçeceğiz. Sonuçta yetişkin insanlarız, kirli bir hayat ile temiz bir ölüm arasında yapacağımız seçim bizim kararımız. Neyse sabuna dönelim. Peki bu sabunlar acınası hayatlarında hiç gün yüzü görmezler mi? Cevap maalesef ki görmezler. O halde neden bu şekilde yaşamaya devam ediyorlar? İşte köpük olayı burada devreye giriyor. Tüm ömürlerini çevrelerini düzeltmekle geçiren sabunlar yok olurken köpürürler. Asla bir bezin olamayacağı kadar özgür kalırlar. Sadece birkaç saniye de sürse o sırada tüm yüklerinden kurtulmuş bir şekilde gerçek huzuru hissederler. Sabunun rengi ne olursa olsun köpük saydamdır ve yine sabunun rengi ne olursa olsun köpüğün üstünde tüm renkler vardır. Aynı anda hem sıfır hem de sonsuz olmanın verdiği o mutluluk ve huzur ile sabunlar yok olup giderler. Sabunların bu hayatı seçmelerinin nedeni bu birkaç saniyelik muhteşem duyguyu hissetmektir. Belki de tüm hayatlarını kötülükle savaşmaya harcayan sabunların yaptıklarının karşılığı olarak verilmiştir bu köpükler ama gerçeğin ne olduğun kim bilir? Bilebileceğimiz tek şey sabun olmayı mı yoksa bez olmayı mı seçtiğimizdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

10 adımda felsefe

17.) Adımları hızlandırmak Küçükken bir hikaye okumuştum. Adamın biri at arabasını elma ile doldurmuş, yolda gidiyormuş. Bir süre ilerledikt...