12 Nisan 2016 Salı

Satranç öğreniyoruz: At

Satrançtaki en garip hareket şekline sahip olan taş olduğu konusunda sanıyorum ki hepimiz hemfikiriz. Eğer bir atı doğal yaşamında gözlemlemeyi başarırsanız satrançtakinden çok daha ilginç bir hayatı ol... şaka lan taşın doğal hayatı mı olur oyun bitince kutuda duruyo işte. Neyse ciddileşelim. Atların hareketindeki en dikkat çekici unsur diğer taşların üzerinden atlayabilmesidir. Diğer hiçbir taş bunu yapamaz.(Evet rok diye bir şey var. Gözünüzden de hiçbir şey kaçmıyor. Atların hareketindeki en dikkat çekici unsur diğer taşların üzerinden istediği kadar atlayabilmesidir. Şimdi mutlu musunuz? Gerçekten değdi mi bunca yaygaraya?) At ile hedefi arasındaki engeller atı durduramaz. Dost düşman demez üzerinden atlar adam. Hedeflerinize ulaşmanız için önünüze çıkan her zorlukla mücadele etmenize gerek yok, kenarından köşesinden atlasanız da yeter diyor atlar bize. Buradaki esas nokta bir atı istediği kareye gitmekten alı koymanın tek yolu oraya kendi renginden bir taş koymaktır. Gerçek hayatta da biraz böyledir. Hedefimize ulaşmamızı engelleyenler düşmanlarımız değil dostlarımızdır. Arkadaşlarınız, çocuklarınız, eşiniz, sevgiliniz, anneniz, babanız olabilir bu kişiler. Yapmak istediklerinizi düşünün, sonra neden yapamadığınızı düşünün ve sonra da bana hak verin. (Yani umuyorum ki hak verirsiniz, açıkcası bu konuda pek düşünmedim direkt aklıma geleni yazdım, o yüzden yazdıklarımın yanlış olma ihtimali yüksek. Diğer yazılarıma göz attıysanız zaten buradaki yazıların birçoğunun yanlış olma ihtimalinin yüksek olduğunu fark etmişsinizdir, ama olasılıklar bizden yana olduğu zaman işin hiçbir eğlencesi kalmıyor. Bir şeyler eksik gibi o yüzden parantezi kapamayacam.
Ek Not: Tamam fikrimi destekleyecek birkaç düşünce buldum. İnsanı genelde düşmanlarından ziyade dostları engeller çünkü çoğu insanın dostu düşmanından fazladır. Normal bir insanın ortalama kaç tane düşmanı vardır ki? Sizin kaç tane var? Bir tarafta 500-600 tane arkadaşımız, akrabamız falan filan varken öbür tarafta 1-2 kişi var. Bir hedefinize ulaşmakta sorun yaşadığınızda bu sorunun kaynağının 500 adamdan herhangi biri olma olasılığı 2 kişiden biri olma olasılığından yüksektir. "Ama düşmanlarımız bizim başarısızlığımız için dostlarımızdan daha çok çaba harcar, dolayısıyla bu çabayı da hesaba katmamız gerekir. Sonuç olarak yalan yanlış hesap yapıyorsun." diyebilirsiniz. Umarım demezsiniz zira bu kadar kibir bir insan için çok fazla. Dünya sizin etrafınızda dönmüyor arkadaşlar. Dışarıdaki insanların çoğu onların çıkarlarına doğrudan bir etki etmediğiniz sürece sizi umursamaz. Siz zamanınızın ne kadarını başkalarını düşünmeye ne kadarını kendinizi düşünmeye harcıyorsunuz? Bence şimdi parantezi kapayabilirim.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

10 adımda felsefe

17.) Adımları hızlandırmak Küçükken bir hikaye okumuştum. Adamın biri at arabasını elma ile doldurmuş, yolda gidiyormuş. Bir süre ilerledikt...